1 - Büyüme hormonu nedir?
Büyüme hormonu tüm salgı bezlerinin orkestra şefi olan hipofiz bezinden
salgılanan adından da açıkça anlaşıldığı gibi bebek ve çocukların
büyümesini sağlayan bir hormondur. Büyüme hormonu kimyasal olarak 191
adet aminoasit dediğimiz yapıtaşının yanyana gelmesi ile oluşan
polipeptid yapısında bir hormondur. Amerikan Board Sertifikalı Doktorlar
Derneği Başkanı Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Doç. Dr. Selçuk Can
polipeptidin ne demek olduğunun sadece bilim adamları tarafından değil
halk tarafından da bilinmesi gerektiğini çünkü büyüme hormonu hakkında
yapılan araştırmaların kamuoyuna açıklanması ile bu hormonunun
efsaneleştirildiğini belirtti. İnsan Büyüme Hormonunun laboratuar
ortamında genetik olarak bakterilerden sentezlenmesi kısa boylu
çocukların tedavisinde bir çığır açmış ve büyüme hormonu çocuk
(pediatrik) hormon hastalıkları uzmanları tarafından bazı cücelik
türlerinin tedavisinde başarı ile kullanılmıştır. Daha sonra bu çocuklar
boy gelişimlerini tamamladıklarında yani 18-20 yaşlarına ulaştıklarında
büyüme hormonu kesilmiştir. Ancak aradan 15-20 yıl geçtiğinde yani bu
çocuklar 40 yaşında yetişkin çağa ulaştıklarında bir çoğunun göekli
kasları zayıf şişman kişiler oldukları görülmüştür. Çocukluk çağında
büyümeleri için büyüme hormonu verilen ancak yetişkin çağda bu tedavi
uygulanmayanların sosyal hayata uyum sağlayamadıkları, evlilik ve iş
hayatını düzgün bir şekilde yürütemedikleri, bir kısmının intahar ederek
bir kısmının ise kalp krizi ile daha 50 yaşına varamadan hayata veda
ettikleri uzmanlar tarafından gözlenmiştir. O noktadan sonra bu tip
erişkinlerde büyüme hormonu tedavisi uygulanmaya başlanmış; büyüme
hormonunun bu tür hastaları zayıflattığı, kaslarını kuvvetlendirdiği,
kalp hastalıklarını önlediği tesbit edilmiştir. Bundan 30 yıl önce
büyüme hormonu sığırların hipofiz bezinden elde edilip kısa boylu
çocukların tedavisinde kullanılmıştı. Ancak 1970’lerde Avrupa ve
Amerika’da uygulanan bu tedavi bazı hastalara deli dana hastalığının
bulaşması nedeniyle terkedildi. Molekuler genetik yöntemle laboratuarda
elde edilen büyüme hormonu tedavisi hiçbir şekilde bulaşıcı hastalık
riski taşımadığı için biz endokrinoloji yani hormon uzmanları tarafından
gerçek bir efsane olarak karşılandı. Büyüme hormonu tedavisinin konu
hakkında yeteri bilgi derinliği olmayan kişiler ve hatta konunun uzmanı
olmayanlar tarafından vücut geliştirenlere ve atletlere kas gücünü
arttırmak veya yaşlı kişilere antiaging maksadı ile verilmesi hormon
hastalıkları uzmanları tarafından onaylanmamaktadır. Büyüme hormonu
büyümeyi vücutta protein sentezini arttırarak sağlar. Aminoasit denilen
yapıtaşlarının hücreler tarafından özümsenmesini; ardından yanyana
getirilip protein şeklini almasını uyarır. Proteinler kemiklerin boyca
büyümesini, kasların gelişmesini, iç organların hacim olarak artmasını
sağlar. Büyüme hormonu cildin yumuşak ve kırışıksız olmasına, tırnak
sağlığına katkıda bulunur. Bunları gerçekleştirirken göbekteki ve diğer
tüm bölgelerdeki yağları eritir ve onları vücudun enerjisini sağlamak
için yakar. Kandaki şeker düzeyinin aşırı düşmesini önler.
2 - Yetişkinlerde ne sağlıyor?
İnsanın fiziksel ve psikolojik sağlığının devamı için hipofiz bezinden
büyüme hormonu salgısı gerekir. Büyüme hormonu ekikliği olan
erişkinlerde metabolizmadan, uykuya, psikolojik rahatsızlıklardan kan
şekeri düşüklüğüne bir çok belirti ortaya çıkmaktadır. Büyüme hormonu
aynı zamanda anti-insülin yani insülinin zıttı bir hormondur, insülinin
fazla çalıştığı yani kan şekeri düştüğü durumda diğer hormonlarla
beraber büyüme hormonu devreye girip kan şekerini yükseltir. Yetişkinde
büyüme hormonu eksikse kan şekeri daha fazla düşer ki bu da titreme,
terleme, çarpıntı ve baygınlık şikayetlerine neden olur. Büyüme hormonu
hipofizden salgılanır. Hipofiz bezi aynı zamanda tiroid bezi, böbrek
üstü bezi ve cinsel organların çaılşmasını düzenler. Büyüme hormonu
eksikse iç salgı sisteminin ahengi bozulur, başta cinsel isteksizlik
olmak üzere, sexuel yetersizlikler, adet düzensizliği ve diğer hormon
sistemlerinde dengesizlikler görülür.
Yetişkinlerde büyüme hormonu hücrelerin kendini yenilemesi, ölen
hücrelerin yerine genç hücrelerin yaşatılması, iç organların eskiyen
bölgelerinin onarılması için önemlidir. Büyüme hormonu bu etkilerini
karaciğerde bulunan insulin benzeri büyüme faktörü adı verilen IGF-1
(İngilizcesi: insulin like growth factor-1) maddesinin sentezlenmesini
uyararak gerçekleştirir.
Özetle büyüme hormonu yetişkinlerde ömrünü tamamlayan hücrelerin
yenilenmesinde, kas ve kemiklerin kuvvetinde, kalp kasının günün 24
saati, yılın 365 günü devamlı kasılması için gereken dayanıklılığı
sağlamada, kişinin metabolizmasının hızlı bir şekilde çalışmasında,
fiziksel ve psikolojik sağlığın mükemmel sürdürülmesinde rol oynar.
3 - (Yetişkinlerde ) Eksikliğinde hangi sorunlar ortaya çıkıyor?
Yetişkinlerde büyüme hormonu ekikliği ancak hipofiz bezinde büyüme
hormonu üreten hücrelerin görevini durdurması ile ortaya çıkar. Bu beyin
ameliyatları, beyne uygulanan radyasyon, hipofiz bezinde tümor, hipofiz
bezi veya beynin alt kısmında mikrobik veya mikrobik olmayan iltahap,
kafa travması veya vücutta hipofiz bezine karşı antikor üretilmesi ile
olur. Diğer bir sebep ise genç kadınlarda doğum sonrası ağır kan kaybı
neticesinde hipofiz bezinin olumsuz etkilenip tümden çalışmayı
durdurmasıdır. Büyüme hormonu eksikliğinde fiziksel, metabolik ve
psikolojik belirtiler açığa çıkar. Büyüme hormonu tedavisi ile bu
belirtiler düzelir. Yetişkinlerde büyüme hormonu eksikliği belirtileri
şunlardır:
Enerji düşüklüğü, halsizlik
Yorgunluk
Kaslarda güçsüzlük
Uyku problemleri
Şişmanlık
Göbekte yağ toplanması (Abdominal obezite)
Osteoporoz (kemik erimesi)
Kas kitlesinde azalma
Yağ kitlesinde artma
Sosyal ilişkilerde zayıflama
Evlilik veya iş hayatı ile ilgili sorunları çözmede zorluk
İçe kapanma
Endişe ve umutsuzluk
Depresyon
Kan şekerinde düşüklük ve bunun belirtisi olan titreme, terleme ve çarpıntı
Kalp kasının kasılmasında kuvvetsizlik
Tansiyon yükselmesi
Kolesterol düzeyinde artış
Kan yağlarında trigliserit ve kötü kolesterol (LDL) düzeylerinde artış.
Damar sertliğinde artma
Kalp krizi ve felç riskinde artma
4 - Bu durumda nasıl bir tedaviye başvuruluyor?
Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Doç. Dr. Selçuk Can tedaviye
geçmeden once doğru teşhisin konulması gerektiği konusunun altını önemle
çizdi. Belirtileri olan ve hipofiz bezinde sorun olduğunu bildiğimiz
hastalarda büyüme hormonunu uyararak ölçüyoruz. Bu yazıyı okuyup gidip
hemen laboratuarda kan verip büyüme hormonu düzeyinizi ölçtürtmeyiniz.
Çünkü alacağınız sonuç hiçbir anlam ifade etmez. Büyüme hormonu düzeyi
yaş ilerledikçe düşer ve büyüme hormonu salgısı gece daha fazladır.
Büyüme hormonu hipofiz bezinden 20-50 dakikalık süreler halinde bir
salgılanıp bir durur. Laboratuarda günün herhangi bir zamanında
aldırdığınız kandaki büyüme hormonu düzeyi bu salgılama süresinin
neresine denk düştüğü bilinmediği için anlamsızdır. Bu yüzden büyüme
hormonunun ölçümü bir endokrinoloji yani hormon hastalıkları uzmanı
nezareti altında hormon ölçümü konusunda deneyimli bir laboratuarda
yapılmalıdır. Endokrinoloji uzmanı tarafından hastaya kontrollü bir
şekilde insulin verilerek kan şekeri 45 mg/dl’ye düşürülür, bu durumda
kan alınır işte bu uyarılmış kanda büyüme hormonu düzeyi 5 ng/ml
üzerinde olmalıdır. Altında ise hastada büyüme hormonu eksikliği vardır.
Eğer kişide kalp rahaztsızlığı gibi bir problem varsa kan şekerini
düşürmek sakıncalıdır, o zaman arginin veya GHRH denilen madde ile
büyüme hormonunun ne kadar uyarıldığına bakılıp teşhis konulur.
Tedavi için büyüme hormonu her gün iğne şeklinde uygulanarak verilir.
Büyüme hormonu aynı şeker hastalarının kullandığı insulin kalemleri gibi
rahat taşınan, estetik, doz ayarı kolay olan kalemler şeklinde
hastaların kullanımına sunulmuştur. Hem ABD hem Türkiye’de Sağlık
Bakanlığından onaylıdır. SSK ve Emekli Sandığı tarafından Sağlık Kurulu
raporu ile hastalara verilmektedir. Büyüme hormonu tedavisinin aylık
maliyeti milyarları fazlası ile geçmektedir. Tedaviye düşük dozda
başlayıp hasta tam düzelene kadar dozu arttırmak gerekir.
Doç. Dr. Selçuk Can bazı eczanelerde büyüme hormonu adıyla satılan
tabletler bulunduğunu bunların tamamen etkisiz olduğunu söyledi. Büyüme
hormonu protein yapısına benzediği için ağızdan tablet yoluyla
alındığında mide tarafından sindirilir. Örneğin 5 gram büyüme hormonunu
injeksiyon yerine tablet olarak ağızdan alırsanız 5 gram kıyma yemiş
gibi olursunuz; her ikisi de mide asidi ve pankreas enzimleri ile
parçalanıp sindirilir. Büyüme hormonu tabletleri food supplement
(yiyecek katkı maddesi-vitamin) olarak satılmaktadır, Tarım Bakanlığı
tarafından onaylanmıştır. Hiçbir faydası yoktur, hiç bir zararı da
yoktur. Bunları almakla sadece paranızı boşa harcamış olursunuz.
5 - Anti - Aging uygulamasında ne zaman başvurulmalı?
Hangi amaçla başvuruluyor ? Neye dikkat edilmeli? Gelişigüzel
kullanılırsa, nelere yol açabilir? Anti- Aging uygulamalarına 40 lı
yaşların sonu 50’li yaşların başından itibaren başlanmalıdır. Bunlar
vücudun en çok yıprandığı ve sağlık sorunlarının ilk sinyallerini
verdiği yaşlardır. Kişiler yoğun bir iş hayatından sonra yılların
verdiği tahribatı silmek, aksayan vucüt fonksiyonlarını teşhis ve tedavi
ettirmek, emekli olmayı redderek eski gençlik günlerindeki gibi tam
tempo çalışmayı sürdürmek için antiaging’e başvuruyor. Antiaging’e bir
diğer başvuru nedeni de ölüm ve yaşlanma korkusu. Bunu ne kadar geç
yaşarsam o kadar iyi olur düşüncesi.
Anti-Aging İngilizce’den tam çeviri anlamı ile yaşlanmaya zıt olmak,
yani gençleşmek anlamına geliyor. Bu ütopik ve ulaşılması bilimsel
olarak imkansız bir kavram olsa da günümüzde ileri yaştaki kimseleri
sağlıklı olarak ve olabildiğince uzun yaşatmanın yolları açığa çıktı.
Anti-Aging olarak uygulananlar aslında sağlıklı yaşam metodları ve
bunlar hayatın her yaşında yapılması gereken sağlık davranışlarıdır.
Ancak yaşlanma korkusu bunu insanlara daha geç yıllarda yaptırtıyor.
Anti-Aging uygulamalarında sebze ve meyva ağırlıklı, antioksidanlardan
zengin, vitamin açısından faydalı beslenme ilk göze çarpan yol. Bu
uygulama gerçekten vucüttaki fazla yağların atılmasını ve damar
içlerinin temizlenmesini sağlıyor. Diğer Anti-Aging uygulamasında doğa
sporları, meditasyon, yoga ve benzeri aktiviteler yer almaktadır. Bunlar
fiziksel ve psikolojik sağlık için faydası tartışılmaz noktalar.
Anti-Aging amacı ile vitamin ve hormon takviyesi ise modern tıp
tarafından tam kabul görmemiş bir uygulamadır. Ancak üzerinde tartışma
olmayan yani tarafımdan tamamen etkisiz ve sakıncalı görülen nokta ise
Anti-Aging amacı ile büyüme hormonu uygulamasıdır. Büyüme hormonu
yağları eritip kasları geliştirse ve hücreleri yenilese dahi bu etkiler
hipofiz bezinde yeteri kadar kendiliğinden büyüme hormonu üretemeyen
kişilerde müşahade edilmiştir. Bunun içinde büyüme hormonu bir
endokrinoloji uzmanı gözetiminde kan şekerini belli bir noktaya
düşürülüp ölçülmelidir. Tedavinin faydası o zaman risklerden daha
fazladır. Büyüme hormonu sağlıklı hücreleri yenilediği gibi kanser
hücrelerini de büyütüp çoğaltır. Gelişigüzel bir kullanım durumunda
kişide teşhis edilmemiş 2 mm boyunda ufak bir kanser varsa bu doğal
halde 10 yılda 2 cm’e büyüyüp metastaz yaparak karaciğer ve kemiklere
sıçrayacaksa büyüme hormonu verildiğinde bu sıçramayı on ayda yapar ve
bilinçsiz kullanımda kişinin hayatına mal olabilir. Büyüme hormonu
tedavisinde doz fazla olursa kişide eklem ağrıları, el, ayak, burun ve
çenede büyüme olabilir. Diğer yan etkileri ise tiroid tembelliği yapması
ve kalp hastalarında vücutta su tutmasına neden olup ödem ve kalp
yetmezliğine sebep olmasıdır. Bu yüzden büyüme hormonu tedavisi gerekli
testler yapıldıktan sonra bir endokrinoloji uzmanı tarafından
yürütülmelidir.